Bir araştırma ekibi, alkol içeren ağız gargaralarının ağızdaki bakteri dengesini nasıl etkilediğini inceledi. Katılımcılar, üç ay boyunca belirli bir markanın gargarasını kullandıktan sonra, üç ay boyunca aktif madde içermeyen bir gargara ile devam ettiler.
Araştırma sonucunda, antibakteriyel gargaraların ağızdaki iki zararlı bakteri türünün (Fusobacterium nucleatum ve Streptococcus anginosus) sayısında artışa yol açtığı belirlendi.
Bu bakterilerin periodontal hastalık ve hatta kolon kanseri gibi sağlık sorunlarına yol açabileceği düşünülüyor. Uzmanlar, bu nedenle alkol içeren gargaraların her gün kullanılmamasını öneriyor.
Gargara yüksek tansiyona yol açar mı?
2015 yılında Avustralya'da yapılan bir çalışma, klorheksidin içeren gargaraların kan basıncını artırabileceğini ortaya koydu. Sadece üç gün süren kullanımda bile, deneklerin kan basıncında ortalama 2,3 mmHg’lik bir artış gözlemlendi. Klorheksidin, antiseptik özellikleri nedeniyle ağız ve diş bakım ürünlerinde sıkça kullanılıyor.
Yakın zamanda ABD'de yapılan bir araştırma, antibakteriyel gargaraları günde iki kez veya daha fazla kullanan kişilerin yüksek tansiyona yakalanma olasılığının, diğerlerine göre neredeyse iki kat daha fazla olduğunu gösterdi.
Araştırmacılar, bu durumun ağızdaki nitrat metabolizmasıyla bağlantılı olabileceğini düşünüyor. Gargaradaki antibakteriyel bileşenler, nitratı nitrite dönüştüren bakterileri azaltarak kan basıncını etkileyebilir.
İçeriğe dikkat edin!
Bu bulgular ışığında, uzmanlar klorheksidin ve alkol içeren ağız gargaralarının uzun süreli kullanımından kaçınılmasını öneriyor.
Alkolsüz ürünlerin tercih edilmesi daha sağlıklı bir seçenek olabilir. Amin florür veya kalay florür içeren gargaralar, diş minesini güçlendirir ve zararlı asitlere karşı dişleri korur.
Ağız gargaraları diş fırçalamanın ve diş ipi kullanımının yerini almaz, ancak ek koruma sağlayabilirler. Aşırı kullanım, özellikle alkol içeren gargaralar, diş eti hastalıkları veya yüksek tansiyon riskini artırabilir.
