Çocukların sağlıklı gelişimi için en temel ihtiyaçlardan biri olan uyku, uzmanlara göre yalnızca dinlenme süreci değil; aynı zamanda büyüme, öğrenme ve ruhsal denge açısından da kritik bir rol oynuyor.
Erken yaşta kazanılan doğru uyku alışkanlıkları, ilerleyen yıllarda karşılaşılabilecek uyku bozukluklarını önlemede önemli bir adım olarak görülüyor.
Yaşa göre değişen uyku ihtiyacına dikkat çeken sağlık uzmanları, bebeklikten ergenliğe kadar geçen süreçte uykunun niteliğinin en az süresi kadar önemli olduğunu vurguluyor.
Yeni doğan bebekler günde ortalama 16 saat uykuya ihtiyaç duyarken, bu süre okul çağına gelindiğinde 10 saate kadar düşebiliyor. Ancak bu saatlerin tutarlı bir düzende olması gerektiği belirtiliyor.
Uzmanlar, düzensiz uyku saatlerinin çocuklarda huysuzluk, dikkat eksikliği ve davranış bozuklukları gibi sonuçlara yol açabileceğini söylüyor.
Uyku eksikliği yaşayan çocukların öğrenme kapasitelerinde azalma, okul başarısında düşüş ve sosyal ilişkilerde zorlanma gibi sorunlar yaşadığı gözlemleniyor.
Uyku alışkanlıklarının kazandırılmasında ise rutinlerin büyük bir önemi olduğu ifade ediliyor. Yatmadan önce yapılan basit ama düzenli aktiviteler (örneğin banyo, pijama giyme, diş fırçalama ve kitap okuma gibi adımlar) çocukların hem fiziksel hem de zihinsel olarak uykuya hazırlanmasına yardımcı oluyor.
Son dönemde yapılan araştırmalar, özellikle 2 yaş üzerindeki çocuklarda gündüz uykusunun gece uykusunu geciktirebileceğine dair bulgular sunuyor. Ancak bilim insanları, bu konuda kesin yargılara varmanın erken olduğunu belirtiyor. Her çocuğun bireysel ihtiyaçlarının farklı olabileceği, bu nedenle ebeveynlerin çocuklarının davranışlarını dikkatle gözlemleyerek uyku düzenlerini şekillendirmeleri gerektiği vurgulanıyor.
Sağlık otoriteleri, ebeveynleri uyku düzeni konusundaki belirtileri ciddiye almaya çağırıyor. Sabahları zor uyanma, gün içinde yorgunluk hali ya da uygunsuz anlarda uyuyakalma gibi işaretlerin uyku yetersizliğine işaret edebileceği ifade ediliyor.
