Arkadaşlık, bilişsel düzeylerimizin uyuştuğu kişilerle kurduğumuz bağdır. Bir arkadaşınızla konuştuğunuz düzeyde veya rahatlıkta çocuğunuzun sizinle konuşmasına izin vermemelisiniz.
Bu rahatlık, çocuğunuzun saygı ve sınırdan uzak yetişmesine sebep olabilir, böylece de yetişkinliğinde topluma karşı sorunlar yaşayabilir. Kimlik problemlerin, toplumdaki herhangi bir bireye karşı sınır ihlali durumuna yol açabilir.
Ailelerde çocuklarına ebeveyn olmanın önemini anlamayan bazı ebeveynlerde, çocukların otoritesi çok belirgindir. Bu durum sizin de zaman zaman rahatsız hissetmenize, çocuğunuzun elinde oyuncak olmanıza yol açabilir.
Çocuğunuza eşlik ederken bunu anne-baba adı altında yapmanız gerekmektedir ama bu demek değildir ki sıkı, aşırı kuralcı anne-baba olun.
Ebeveynler bazen çocuklarıyla arkadaşça ilişkiler kurabilirler, sadece bakıcı olarak değil. Önemli olan, çocuğunuzun duygularını, zevklerini ve tercihlerini samimi bir şekilde anlamaktır.
Bu, katı otoriteden ziyade anlayışlı ve sınırlara saygılı bir yaklaşımla gerçekleşir. Bu tarz ile çocuklar, ebeveynlerini daha yakın ve destekleyici bir şekilde görecektir.
Çocuğa yaşının getirdiği gibi davranılmalıdır. Tam tersi davranmak, ciddi sorunlara gebe olabilir.
Çocuklarımıza arkadaşça yaklaşabileceğimizi ve birlikte keyifli vakitler geçirebileceğimizi hissettirmek önemlidir. Onlara, anne-babanın ebeveyn olmanın yanı sıra duygusal destek ve rehberlik sağlayabileceği bilgisini vermek gereklidir.
Bu noktada, çocuğun bilmeli ki, ebeveynleriyle korkularını, sevinçlerini ve diğer duygusal deneyimlerini rahatça paylaşabilir. Ebeveynler, çocuklarına yönlendirme ve rehberlik yaparken onları yargılamayacaklarını da belirtmelidir. Bu, sağlıklı bir iletişim ve ilişki kurmanın anahtarıdır.