Küçükçekmece Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Uzman Diyetisyen Melek Elmas, Ramazan’da oruç tutacaklara önemli uyarılarda bulundu. Ramazan ayında yapılan en büyük yanlışın sahuru atlamak olduğunu kaydeden Elmas, “Ramazan’ da bitkinlik yaşamamızın nedeni uzun açlık saatleri. Bu dönemde kişinin metabolizması yavaşladığı için kişi bitkinlik yaşıyor. Sahur, iftar olarak bizim öğünlerimizi düzenli bir şekilde yapmamız beslenmemize dikkat etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Ramazan’da bu besinlerden uzak durun
Sahur ve iftar olarak düzenli bir şekilde iki öğün beslenme yapıldığında kişinin açlık hissetmeyeceğini belirten Elmas, “Kızartmalar, hamur işi gibi mayalı besinler, aşırı şeker ya da yağ içeren besinler, şerbetli tatlılar, çok tuzlu ya da baharatlı yemekler, şarküteri ürünlerinden kesinlikle uzak durulmalı. Su tüketimi gerçekten de çok önemli. İftardan sahura kadar olan kısımda 2 litre su içilmesini öneriyorum. Susuz kalmamak büyük önem arz ediyor” diye konuştu.
Ramazan’da beslenme konusunda yapılan en büyük yanlışı açıklayan Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bazı insanlar uykusu bölünmesin diye sahura kalkmıyor. Sahur önemli çünkü iftarı zaten akşam ezanıyla birlikte açıyoruz. Akşam ezanından sonra sahura kadar bir şey yemezsek açlık süremiz daha da uzuyor. Daha çok kilo almaya başlıyoruz. Çünkü iftar zamanında kişi tıka basa yemeye başlıyor. Yanlış olan durumlardan bir tanesi de bu.”
“Sahurda kahvaltılık tüketin”
Sahurda akşamdan kalan yemeklerin yenmemesi gerektiğini belirten Elmas, “Sahuru kahvaltı biçiminde yapacağız. İki dilime yakın tuzsuz peynir yenebilir. Normal kiloda ve sağlıktaki kadınlar bir, erkekler iki adet haşlanmış yumurta tüketebilirler. Tok tutmada diğer önemli olan süt ürünleri ya 4 yemek kaşığı yoğurt ya da 1 su bardağı süt. Bunun yanında bir adet meyve tüketilebilir. Sahurda tokluk süremizi uzatmak için ekmek olarak da esmer ekmek, tam buğday, kepekli ya da çavdar ekmek tüketmeyi öneriyoruz. Susuzluk çekildiği için zeytini çok fazla sahurda önermiyorum” dedi.
Elmas, şu açıklamalarda bulundu: “İftara başlarken de 2 aşamalı bir şekilde başlayacağız. Birinci iftar ikinci iftar şeklinde beslenmeliyiz. İftarda önce suyumuzu içiyoruz. Sonra çorbayla başlıyoruz. Çorbamız ne çok sıcak ne çok sıcak olmalı. Çorbamızı 5-6 dakikaya yayarak içeceğiz. Orucumuzu açtıktan sonra bir 5 dakika bekleme süresi tanımalıyız kendimize. Mide uzun bir açlık dönemi geçirdi ve hazımsızlık, gaz sorunları ve şişkinlik yaşamamak için yavaş yavaş tüketmek gerekiyor. Ana yemeğimizi tükettikten sonra bir ya da iki ara öğün beraberinde gelecek. Bunu bir meyve bir yoğurt şeklimde yapmamız gerekiyor. Günde bir bardak maden suyunu öneriyoruz.”
Ramazan ayında da kilo vermek mümkün
Ramazan ayında kilo vermek isteyenlerin de olduğunu ifade eden Elmas, “Ramazan sürecinde metabolizma yavaşladığı için mevcut kilomuzu korumak istiyoruz. Fakat kilo veremez miyiz, tabi ki verebiliriz. Çok yağlı hamur işleri gibi besinlerden kaçınarak iftarda pirinç makarna değil de bulgur pilavı tüketerek dikkat edersek olabilir. Kişi eğer obez ise ve rahatsızsa kilolarından bir aylık bir süreçte 2 kilo kadar vermeyi doğru buluyoruz. Ramazandan sonra toksit atıcı ya da detoks programları uygulayıp ramazan ayının vermiş olduğu yorgunluk ve bitkinliği de atmış oluyoruz. C vitamini takviyesi de alabilirler bu süreçte” ifadelerini kullandı.
Elmas, Küçükçekmece Belediyesi, Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü’nde görevli uzman diyetisyenlerin, Kadın Eşitlik Merkezi’nde vatandaşlara haftanın 5 günü ücretsiz hizmet verdiğini de belirtti. Elmas, “3, 4 aydır gerçekten çok büyük bir talep var. Çok yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Ocak’tan beri bine yakın kişi müracaat etti. Hafta içi 5 gün vatandaşlarımıza ücretsiz hizmet veriyoruz. Kişiye özel bir diyet programı yapmak gerekiyor. Tabi ki kilo vermek için gelenler gibi kilo almak için gelenler de oluyor. Onlara özel diyet programları hazırlayıp takibini sağlıyoruz” dedi.