Tükenmişlik sendromu, son yıllarda sıkça duyulan ve giderek daha fazla insanı etkileyen bir durum haline gelmiştir.
Özellikle yoğun çalışma temposu, iş stresi, sürekli olarak yüksek beklentilerin altında kalmak gibi faktörler, tükenmişlik sendromunun ortaya çıkmasına zemin hazırlar.
Bu sendrom, fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak aşırı derecede yorgun hissetme durumudur. Kişi, enerjisinin tükenmiş olduğunu, herhangi bir şey için motivasyon bulamadığını, iş ve günlük yaşam aktivitelerine karşı ilgisini kaybettiğini hisseder.
Daha da önemlisi, tükenmişlik sendromu, uzun süreli stresin bir sonucu olarak ortaya çıkar ve kişinin genel yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler.
Tükenmişlik sendromunun belirtileri arasında
- sürekli yorgunluk hissi,
- uyku bozuklukları,
- konsantrasyon güçlüğü,
- hafıza problemleri,
- sinirlilik,
- huzursuzluk,
- duygusal kopukluk,
- depresyon,
- ani duygusal patlamalar yer alır.
Çalışma koşullarının ve iş ortamlarının aşırı stresli olması, sürekli olarak yüksek performans beklentileri altında çalışma zorunluluğu, iş ve özel hayat dengesinin bozulması gibi faktörler, tükenmişlik sendromunun yaygınlaşmasına katkı sağlar.
Bu durumla başa çıkmak için kişinin kendine zaman ayırması, dinlenme ve gevşeme aktivitelerine yönelmesi, stresle başa çıkma tekniklerini öğrenmesi önemlidir.
Ayrıca işverenlerin de çalışanlarının psikolojik sağlığına önem vermesi, iş yükünü dengeli bir şekilde dağıtması ve destekleyici bir çalışma ortamı sağlaması gerekmektedir.